Tülay Çellek
  Mavi bir günaydın yolluyorum sabahına
Yüreğimin sıcaklığını da gününe...
 Sending a blue ‘bonjour’ to your morning,
And the warmth of my heart to your day…
 Tülay ÇELLEK


Ana Sayfa
Yazılar
Şiirler
Poems
Söyleşiler
Tül'den Yansımalar
Resimler
Art
Fotoğraflar
Photograph
Karikatür / Çizimler
Cartoon / Drawings
Tasarım
Design
Tipleme
Character
Barış
Peace
Gerze
Ders Notları
Lesson Notes
Özgeçmiş
Autobiography/cv
Belgeler
Duyurular
Değiniler
İletişim
Contact

Yayın Tarihi: 12.9.2003  

SANAT EĞİTİMİ VE AMAÇLARI


SANAT EĞİTİMİ VE AMAÇLARI


SANAT EĞİTİMİ VE AMAÇLARI


SANAT EĞİTİMİ, öznenin duygularını, düşüncelerini, izlenimlerini, algılarını, duyumlarını, deneyimlerini, duyarlılığını, yaratıcılığını estetik düzeyde tasarımla, görsel, duysal, bedensel ve disiplinlerarası bağlamda anlatabilme, kendini bu yolla ifade edebilme amacıyla yapılan eğitimdir.
Tülay ÇELLEK

SANAT EĞİTİMİ, bireyin kendini yaratıcı bağlamda ifade etmesine olanak tanıyan kültüre, araştırmaya dayalı disiplinlerarası bir eğitim alanıdır.
Tülay ÇELLEK

SANAT EĞİTİMİ, bireyin duygu, düşünce ve izlenimlerini anlatabilmede yeteneklerini ve yaratıcılık gücünü estetik bir düzeye ulaştırma amacıyla yapılan tüm eğitim çabasına denir.
Başka bir değişle;

SANAT EĞİTİMİ, yaratıcılığa ilişkin öğrenme ve öğretme yöntemlerini rasyonel duruma getirmek suretiyle sanatı estetik bir olay olarak bireylere çalışmak demektir.
Bunun gerçekleşmesi için; öğrencinin ve öğretmenin kendini yenilemesi ya da değişiklikleri kavrayabilmeye hazırlıklı olması gerekmektedir.

İŞ VE TEMEL SANAT EĞİTİMİNİN AMAÇLARI

a- Estetik duyarlık kazandırmak ve görsel değerler hakkında bilgilendirmek,
b- Duygu ve düşüncelerini görsel dil aracılığı ile kitlelere iletilmesi gerekliliğini vurgulamak,
c- Görsel eğitim yoluyla öğrencinin zihinsel, algısal yeteneklerini de geliştirmek,
d- Yaratıcı bir düşünce yapısı kazandırmak,
e- Sürekli görsel çevresini sorgulayan, eleştiren, değer yargılarına sahip olması için değerlendirmeye yönelik davranış biçimlerini vermek,
f- Baktığını gören, algılayan, düşünen ve bir takım yargılarda bulunabilen, kişilik sahibi birer birey haline getirmektir.

Bu bağlamda, Sanat Eğitimini gerekli kılan etmenleri de şöyle sıralayabiliriz.

TOPLUMSAL NEDEN : Toplum bir bütündür. Sanat bu bütünlüğü korur ve bunu bozan aksaklıklara karşı çıkar. Bu nedenle de sanat, elit bir tabakaya hizmet etmekten kurtarılmalı ve toplumun tüm bireylerinin yararlanacağı biçime dönüştürülmelidir. Günümüzde sanat eğitimini gerekli kılan en önemli neden; toplumun giderek sanayileşmesi ve insanların mekanik bir ortama yöneltilmesi sonucu bireye duygusal bir takım değerler yüklemedir.

Sanayileşmiş bir toplumda parçalanma ve yabancılaşma söz konusu olduğundan, bir nesneyi bütünüyle yaratmaktan yoksun kalınmıştır. Bu da bireyde yaratma duygusunu geriletmiştir. Bireyin doğrudan madde ile ilişkisi kesilmiştir. Halbuki birey kişiliğine uygun madde, malzeme ile yaratabilir. Bu maddeler ( taş, kil, tel, boya, ağaç, tuğla, yün, mürekkep, alçı vs.) çocukların önüne getirilmelidir. Çocukla, doğa ve madde arasındaki ilişki geliştirilmelidir.

Makinenin yarattığı formlar canlılıktan yoksundur. Oysa birey bir şey yaratırken, yaparken, kendisinden bir şeyler aktarır. Birey akıp giden zaman içinde kendisinin duyan ve düşünen bir yaratık olduğunu ortaya koymak ister.

PSİKOLOJİK NEDEN : Bireyi tüm diğer canlılardan üstün kılan tasarım ve yaratma yeteneğidir. Resim-İş ( Görsel Sanat Eğitimi ) dersleri bu yeteneği en özgür uygulama alanıdır. Birey ortaya koyduğu yapıtlarla mutlu olur ve yaşadığı ortamı kendi istediği biçime dönüştürmek ister. Oysa bireyde bulunan yaratma gereksinmesi kısıtlanırsa ruhsal yönden uyumsuz bir insan haline döner.

Yaratma olayı psikolojik olarak algılamaya yöneliktir. Algı, duyu organlarımız yoluyla çevre hakkında edindiğimiz bilgilerin toplanması ve yorumudur. Birey tam algılayamadığı zaman algının eksik yönünü imgeleme ( hayal gücü ) ile kapatmaya çalışır. Resim-İş derslerindeki çalışmaların ortaya çıkmasında en çok görsel algılar rol oynar.

ESTETİK NEDEN : Estetik, bireyde ayırt edici kuvvettir. Estetik daima güzeli bulmaya çalışır. Güzellik; bir bütünlük, ilginç bir biçim demektir. Bu, seçme olayını beraberinde getirir. Böylece bireyler çevrelerini güzelleştirmek isterler.

( Samsun Eğitim Enstitüsü Resim – İş Bölümü ders notlarından )

Sonuç olarak, günümüzde ülkeler sanayileşmenin gereğine inandıklarından, sanayileşmenin getirdiği sorunları da eğitimle çözme çabasını göstermektedirler. Kalkınan ülkeler, yaratıcı güçlerini daha verimli yapabilmek için sanat eğitimine gittikçe daha çok önem vermektedirler. Bu nedenle tüm dünyada sanayinin tarihini mühendisten önce sanatçı tayin ediyor. Sanatçı formu yaratıyor, mühendis teknik meseleleri çözüyor. Bu bağlamda ilköğretimden üniversiteye kadar sanat eğitimi gereklidir.

İLKÖĞRETİM OKULU PROGRAMINDA RESİM-İŞ DERSİNİN GENEL AMAÇLARI (1992)

1- Türk Milli Eğitinin amaçları doğrultusunda güzel sanatlarla ilgili bilgileri kazandırabilme,
2- Sanatı görsel bir iletişim formu olarak kullanmada ve değerlendirmede güven ve yeterlilik kazanmaları için öğrencilerin görsel okur yazarlığını sağlayabilme,
3- Sanatsal yaratıcılığı geliştirebilme,
4- Her alanda kullanılabilecek yaratıcı davranışlar geliştirebilme,
5- Düşünceleri gerçekleştirebilmek ve sanat eserlerini üretebilmek amacıyla bireysel anlayış ve teknik yeteneklerini geliştirebilme,
6- Estetik duyguların geliştirilmesi yoluyla, sanat ve tasarımla ilgili olarak bilinçli estetik hükümler vermelerini sağlayabilme,
7- Özgün düşünme, üretme ve deneme kapasitelerini geliştirebilme,
8- Düzensizlikten rahatsız olmasını ve çevresini güzelleştirmesini sağlayacak estetik kişilik kazandırma,
9- Sanat yoluyla ifade olanağı vererek ruh sağlığına yardımcı olabilme,
10- Öğrencilerin kendilerini ispatlamalarına ve kendilerini bulmalarına olanak tanıyabilme,
11- Öğrencilerin hayatları boyunca sanat yapan üreticiler yada sanatı bilinçli izleyen tüketiciler olarak içinde yaşadıkları kültüre katkılarını sağlayabilme,
12- Bireysel yada grup çalışmalarında sorumluluk, işbirliği ve dayanışma anlayışını birbirleri arasında sevgi, saygı ve yardımlaşma gibi duygu ve davranışları geliştirebilme,
13- Sanatın özgürlük olduğunu ve hayata olan katkısını kavrayabilme,
14- Sanatsal yaratama hazzını duymasını ve sanatçıyı, takdir etmesini sağlayabilme,
15- Biçimsel anlatımla ilgili teknik bilgi ve beceriler kazandırabilme,
16- Tasarıma yönelik hayal gücünü geliştirme,
17- Tarihi ören yerlerini, anıtları, müzeleri, sanat galerini, atölyelerini ve tasarım stüdyolarını tanıyarak, kültür ve doğa varlıklarına sahip çıkabilmektir.

Bu bölümü İlköğretim Programı kitabından aldım. Bunlar çok ideal. Ancak yaşama ne kadar geçiyor, ona bakmak gerekir. Öğretmen buna hazır mı, hazırlıklı mı? Bunları uygulayacak atölye, malzeme var mı? Sınıflarda ne kadar öğrenci var? Bu çok önemli çünkü sanat eğitimi, birey eğitimini gerektirir bu bağlamda atölyenin kalabalık olmaması lazımdır.

İLKELER

1- Her çocuk yaratıcıdır
2- Bireysel farklılıklar vardır
3- İki ve üç boyutlu çalışmalara yer verilmelidir.
4- Resim-İş dersi diğer derslerin uygulama alanı değildir
5- Amaç çocuğa beceri kazandırmaktan öte yaratıcılığa yönelik olmalıdır.
6- Dersler ilginç duruma getirilmelidir.
7- Resim-İş eğitimi çocuğa göre olmadır. Çocuk resmine müdahale yapılmamalıdır.
8- Konular hayalgücünü geliştirecek nitelikte olmalıdır.
9- Değerlendirmede gelişme süreci göz önünde tutulmalı ve sergilenmeye önem verilmelidir.


Tülay ÇELLEK








<< Geri Dön [Okunma: 21821 ]


[ Yukarı çık ]    



© Her hakkı saklıdır.