Psikolojik baskı; eğer amirlerinizden farklı düşünüyorsanız, farklı kişilik gösterir, hataları işaret ederseniz işte o zaman bu baskı başlıyor.
Neden böyle bir baskı? Çalışanın açığı yoktur. Yönetmeliklere göre, bu yolla yollayamaz. Bu durumda geriye kalan, psikolojik baskıyla yıldırma politikasıdır. Ve bir gün gelir bu baskılara dayanamaz da gider, hesapları içinde yaşanır.
Siz ise yüreğinizde fırtınalar, gelgitler yaşarsınız bu baskı boyunca… Onları şöyle sözcüklere sığdırmaya çalışırsınız:
Bir günde
Dört mevsimi yaşadınız mı,
Yüreğinizde
Bir günde
Kahkahalarla yeri göğü çınlattınız
Göz yaşlarınızı sel yaptınız
Bakışlarınızla erittiniz mi, yürekleri
Bir günde
Suskunluğunuz çığlık oldu mu gönüllere
Sözcükleriniz ok oldu mu kalplere
Durmadan
Bir günde
Çocuk oldunuz
Gençleştiniz
Ve yaşlılıktan kıvranamaz hale geldiniz mi?
Bir günde
Öldünüz mü?
Yaşadınız mı?
İkisi arasında kaldınız mı?
Bir günde
Sevdiniz mi?
Nefret ettiniz mi?
Bir günde…
Bu yazıyı yıllar önce yazmışım. Notlarımı karıştırırken buldum “Psikolojik Baskı=Mobbing konulu sempozyuma ne çok gitti.
Sanat niye var? Söyleyemediklerinizi yazmak için mi? Hissettiklerinizi, iç fırtınalarınızı sözcüklere dökmek için mi ya da renge, çizgiye dönüştürmek için mi?
Sanat niye var? Acı çektiğiniz için mi, yalnız olduğunuz için mi?
Sanat niye var? Farklı olduğunuz için mi, düşleriniz olduğu için mi?
Sanat niye var? Meraklı olduğunuz için mi, araştırmadan duramadığınız için mi?
Sanat niye var? Psikolojik baskı yapanlara bu yolla karşı duruş sergilemek için mi, mücadeleyi bu yolla yapmak için mi?
Sanat niye var? Dayanabilmek için mi, ölümsüz olmak için mi?
Sanat niye var? Enerjinizi paylaşmaya dönüştürmek, bütünleşmek için mi?
İlk tarih: ?
Son tarih: 06-07-2009 / İSTANBUL
|