Tülay Çellek
  Mavi bir günaydın yolluyorum sabahına
Yüreğimin sıcaklığını da gününe...
 Sending a blue ‘bonjour’ to your morning,
And the warmth of my heart to your day…
 Tülay ÇELLEK


Ana Sayfa
Yazılar
Şiirler
Poems
Söyleşiler
Tül'den Yansımalar
Resimler
Art
Fotoğraflar
Photograph
Karikatür / Çizimler
Cartoon / Drawings
Tasarım
Design
Tipleme
Character
Barış
Peace
Gerze
Ders Notları
Lesson Notes
Özgeçmiş
Autobiography/cv
Belgeler
Duyurular
Değiniler
İletişim
Contact

Yayın Tarihi: 20.6.2009  

ÖĞRENCİ YANITLARI 04


ÖĞRENCİ YANITLARI 04


ÖĞRENCİ YANITLARI 04



Sevgili öğrencimiz tiyatro çalışmaları da yapıyor. Derse farklı ilişkilendirmelerle, ilginç fikirlerle katkı veren ve dersi çok iyi takip eden değerli bir gencimiz…

***
Merhaba Hocam,

Bu dersi neden seçtiğime gelirsek, biz Şefik ile web tasarım üzerinde çalışmaya karar vermiştik ve o arada bize seçmeli olarak bu ders verilince hiç tereddüt etmeden seçtik:) çünkü web için tasarım çok önemli bunun için bir bilene danışmamız veya birinden yardım almanız gerekiyor bizimde ayağımıza gelmiş bir fırsat kaçırmayalım dedik:)

Aslında ödev olarak algılamıyoruz hocam sadece yetiştiğimiz eğitim sistemiyle çok farklı bir sistemde bizim de okullarda uygulamamız istenen sisteme ayak uydurmak bizim için biraz zor oluyor, zevk alarak da yapsak bu tür çalışmaları hocaya vereceğimiz için ödev havasına bürünüyor (çoğul olarak konuştum ama bu benim düşüncem tabi) ben gayet zevk alıyorum hocam çünkü düşündüklerimi tasarlıyorum ekrana döküyorum ve daha da nasıl süslerim diye daha da yaratıcı fikirler geliyor aklıma çok sevdim ben bu işi:)))

Kendimi ne kadar ciddiye alıyorum, ben bu konuyu yıllardır düşünüyorum bu tür düşünceler dershane zamanında rehberlik hocamla muhabbet ederken konuşurduk hocam “kendinizi dinleyin” derdi “ona göre yön verin kendinize” derdi ki gerçekten de kendinizi dinlediğiniz zaman içiniz rahat oluyor yaptığın şeylerden emin oluyorsun bu hata veya yanlış olsun farketmez ve bunların kabulü kendi içinizde kolay oluyor, ben işte o dönemden beri kendime sorarım, “sen ne istiyorsun, ne yapmak istiyorsun, nasıl yapacaksın, ne yaparsan daha iyi olur,” gibi sorular sorarak ilerlemeye çalışıyorum insan kendisini ciddiye aldığı zaman kendine güveni geliyor bu da başarıyı getiriyor ben şuan bu sayede belirli bir yere kadar başarılı görüyorum fakat bu başarı bana hiçbir zaman yetmeyecek daha da başarı:))

Ben mazeretlerimi kesinlikle başkalarında aramam dersem yalan olur çünkü insanız. Ben yaşadığım olayı anlatarak buna çok iyi cevap verebilirim herhalde ben bu okula geldim yabancı diller fakültesinde başladım ta 2. sınıfın yaz okuluna kadar sürekli başkalarına kızdım sürekli suçladım eleştiriler muhabbetlerde hep kötüleme falan hep olumsuz şekilde yaklaştım ve yaz okulunda İngilizce’ye çok çalıştım ve bazı şeyler değişti hiç ummadığım kadar iyi olduğumu farkettim neyse sınav oldu yine geçemedim ama ben öyle bir şey kazandım ki kendimi gördüm bir anda ben neler yapıyorum neredeyim ben bunu nasıl yapamam diye kendime kızmaya başladım düşündükçe kendime kızıyorum üstüne bir de tekrar olduğumu öğrenince ben tamamen dağıldım ve bu düşüncelerime harekete geçirmeye karar verdim bir eleştiri yapacaksam kendimden önce onun tarafından düşünüyorum ve ona göre yorum yapmaya başladım ben öyle yorumlar yapıyormuşum ki of hiç sormayın kendimi düşündükçe kızıyorum ve dönem başladı okula geldim derslere bakış açım değişti önce arkadaşlarım beni gaza getirirdi ders çalışalım diye şimdi ben onlara söylüyorum onlara:) bakış açım tamamen değişti önce hocalardan yapmalarını beklediğim şeyleri gidip hocalarla konuşup beraber yapıyoruz iki tarafta mutlu ve bu da iyi şeylerin başlangıcıdır:)))

Katılımcı olmak, var olduğunu anlatmanın en güzel açıklamasıdır çünkü düşüncelerini dile getirirsin insan da düşünceleriyle varolacağına gör bu da varolmaktır. Ben düşüncelerini rahatlıkla söyleyebilen biriyimdir fakat çok korktuğum şey söylediklerimin yanlış anlaşılıp karşı tarafımdakileri üzmektir. Ondan dolayı biraz çekingenlik vardır bende.

Buna da kendimle ilgili bir şeyler yazarak cevap vermek istiyorum ben bir aralar hiçbir şeyden zevk alamıyorum mutlu olamıyorum ve etrafımdakileri kırıyordum git gide bir güvensizlik oluşmaya başladı kimseyi ciddiye almıyorum falan ben buna kopuktum diyorum:) hatta o aralar ev arkadaşım kardeşim gibi severim her şeyimi bilir ben de onun, ona bile ters davranıyordum kırılıyordu ama bir şey demiyordu neyse bir gün yine dalgın günlerimden birini yaşıyorum ve birden kendime sorular sormaya başladım napıyorum ben, neden bu bıkkınlık sebep yok soruyorum kendime nedenini bulamıyorum kendimi toparlamaya başladım o ara şu cümle oluştu kafamda farkında olmak etrafındakilerin bu cümleyle çok şeylerin farkına vardım ve güzel değişiklikler oldu bende:)

Kendimi yönetebiliyorum, bu kendine güvenle oluyor ve ben kendime güveniyorum. Kendini yönetme yaşla çok ilgisi var çünkü belirli bir yaşa gelen bireylerde olgunluk yavaş yavaş başlıyor bende de başladığını düşünüyorum artık daha çok şey düşünmeye başlıyorsun ve bu düşüncelerin senin hareket yönünü belirliyor. Daha çok gerçek hayatı görüyorsun ona göre davranıyorsun bazı şeylerin değerini anlıyorsun ve onları daha kontrollü tüketiyorsun. Bakış açısı genişliyor daha çok şey düşünerek görerek kararlar veriyorsun.

Eskizler benim için hiç önemsiz değiller aslında onlara baktığım zaman yaratıcılığımı görüyorum çünkü onlar ilk karalamalardır onlarla istenilen noktalara gelirsin yani şöyle açıklamam gerekirse biz eğitim öğretim hayatımıza 7 yaşında başlarız ilköğretim okullarıyla daha sonra ortaöğretim gelir ve ondan sonra lise, üniversiteye girmek için bu dönemlerde edindiğimiz bilgiler ışığında üniversitede okuma hakkı kazanırız işte ilköğretimden liseye kadar lise de hail olmak kaydıyla bunlar bizim eskizlerimizdir bunlar sayesinde üniversite okuruz yani onlar olmadan olmaz, eğer onlar olmasaydı direk zaten liseyi bitirme yaşından sonra direk üniversite de başlardık bu da ne kadar iyi ve kaliteli olurdu tartışılır, yani diyorum eskizlerimiz bizi en iyiye götüreceklerdir onların geri planda kalmasının nedeni en son yapılan ve eksiklerin tamamlandığı çalışmanın gösterime sunulduğundandır ve aklında olan bütün fikirleri döktüğü için ön plandadır.


Hocam yine teşekkür ediyorum ben sizden çok şey öğreniyorum ve öğreneceğim de..

Saygılar ve Sevgiler...

F.T

Tülay ÇELLEK








<< Geri Dön [Okunma: 2268 ]


[ Yukarı çık ]    



© Her hakkı saklıdır.