Tülay Çellek
  Mavi bir günaydın yolluyorum sabahına
Yüreğimin sıcaklığını da gününe...
 Sending a blue ‘bonjour’ to your morning,
And the warmth of my heart to your day…
 Tülay ÇELLEK


Ana Sayfa
Yazılar
Şiirler
Poems
Söyleşiler
Tül'den Yansımalar
Resimler
Art
Fotoğraflar
Photograph
Karikatür / Çizimler
Cartoon / Drawings
Tasarım
Design
Tipleme
Character
Barış
Peace
Gerze
Ders Notları
Lesson Notes
Özgeçmiş
Autobiography/cv
Belgeler
Duyurular
Değiniler
İletişim
Contact

Yayın Tarihi: 4.5.2009  

OKUL ÖNCESİ EĞİTİM


OKUL ÖNCESİ EĞİTİM


OKUL ÖNCESİ EĞİTİM


Gördüklerimize “Ben olsaydım ne yapardım?” Sorusuyla bakmak…

Yaratıcı çocuk, öğrenci, genç, insan istiyorsak önce öğretmenin, eğitimcinin yaratıcı olması, yaratıcılığını geliştirmesi gerekir, araştırarak. Sayın Prof. Dr. Mustafa ASLIER bunu çok güzel dile getirmişti bir buluşmamızda, “öğretmen mutlaka bir şeyler üretmeli, böylece öğrenci onunla yarışır, onu örnek alır,” dermişti.

Eğitim anne karnından başlar. Yıllar önce eğitimle ilgili uluslararası bir sempozyuma gitmiştim. Sanıyorum Afrikalı bir profesör anlatmıştı. Üç aylık çocuğu olan bir anne doktora gider . “Doktor size çok erken geldiğimin farkındayım ama çocuğumu çok güzel eğiterek yetiştirmek istiyorum. Bu nedenle önerilerinizi almaya geldim,” der. Doktorun yanıtı ilginçtir. “Hanımefendi çocuğunuzun eğitimi için çok geç kalmışsınız, en geç üç aylık hamileyken gelecektiniz.”

Ortaokul şimdi ilköğretim oldu, lise, alan lisesi ve üniversite kademelerinde çalıştım. Halen üniversitede dersim devam ediyor. Dolayısıyla çalıştığım, yaşadığım alanlara ilişkin problemleri, deneyimleri paylaştım yazı yoluyla. Tabii bilgi, araştırma olarak bu alanların dışına da çıkarak… Yukarıda verdiğim örnekten de hareket ederek, “Okul Öncesi Eğitimciler Buluşması”nda dikkatim ciddi olarak anaokullarına, yuvalara çevrildi…

Bir ilkokul öğretmeni arkadaşım anlatmıştı yıllar önce. “Ana okuluna giden öğrenciler sınıf karşısında daha rahat kendilerini ifade ediyorlar, başları dik sınıfa bakarak konuşuyorlar. Evden gelenler ise başları öne eğik bir şekilde iki sözcüğü yan yana getirene kadar perişan oluyorlar,” demişti. Okulların çocukların, gençlerin kendilerini ifade etme alanları olduğu bu sözlerle kanıtlanmış oluyor, yaşantımızdan çıkartacağımız bir sonuç olarak.

Grafik Tasarım ve İletişim dersimde, her derste mutlaka saydam gösteririm. Çünkü yaratıcılık, yaratıcı olmak için görsel algının geliştirilmesi gerekir. Saydamları örnek amaçlı göstermem. Onlar üzerinden öğrencilerin beyinlerinin sınırlarını zorlayarak yaratıcı fikir üretmelerine olanak sağlarım. Aynı zamanda dolaylı olarak her şeye eleştirel bakmalarına da fırsat tanımış olurum. Eleştirel bakarsanız siz de üretmeye, yaratmaya başlarsınız çünkü.

Bir dersimde “merak” konusunu da öne çıkartmak, yaratıcılık gereği önce parçalamak, bozmak sonra yeniden farklı ilişkilendirmeler kurmak ve yaratıcılık adına en verimli yıllar olan çocukluklarına döndürmek için 2 yaşından 20 yaşına kadar resimsel yolla gelişimi anlatan bir saydam serisi gösteririm, ders konusu saydamlarımın dışında. Annelerin çocuklarını oyuncakları kırdığı için yaramaz kabul edip kızdığı, böylece bilmeden yaratıcılığı engellediği yıllara dönüp bakmak gerekir, aynı yinelemeleri yapmamak adına.

Böyle bir dersimde bir öğrencim anlatmıştı. Evdeki en önemli ilgi odağı teypmiş, annesinin üzerine titrediği. Tabii ne zaman çocuğun elinde teybi görse fırlar elinden alırmış bozarsın diye. “Halbuki en büyük zevkim” diyordu mühendis adayı öğrencim, “teybin içini açmak, neler olduğuna bakmak.” Bir gün teyp bozulmuş. Tabii anne yine “ben yaparım” diyen çocuğuna teybi dokundurmamış. “Annem uyuduktan sonra teybi aldım yatağıma gittim, yorganın altına girdim ve teybi tamir edip yerine koydum. Ertesi günü annem teybi tamirciye götürdü. Tamirci çok şaşırmış. Bu teyp çok farklı bir yolla yapılmış, tamir edilmiş ama şimdiye kadar böyle bir yöntem görmemiştim, çok garip, demiş.” Bu arada genellikle anneler çocuklar uyduktan sonra çalışır. Ama yaratıcılık söz konusu olduğunda işte böyle ters yüz olur her şey.

Saydamların içinde çok beğendiğim yüzün eflatuna, kaşların mora boyandığı bir görsel var. Öğretmen çocuğun yanına gelir, “bak çocuğum bizim yüzümüz mor mu, ten bu renk olmaz,” diye kendince düzeltmeye kalkar ve çocuğun tüm yaratıcılığını, düş dünyasını mahveder. Öğretme meraklısı olmak yerine birlikte öğrenme meraklısı olsak. Bu sözler, bu saydamı her gösterdiğimde söylediklerim öğrencilerime.

“Yaratıcılık” seminerimin yanına böyle bir seminer daha hazırlamak gerekir, meslektaşlarım için.

Sorularım var… Başka yerden, başka duruşlardan kendimize bakmak ve bize öğretilenlerin dışına çıkarak görmek, sorularla ve yanıtlarıyla…

Kırmızı nasıl kokar, mavi, yeşil, mor, beyaz, siyah nasıl kokar?
Mavinin sesi nasıldır, kırmızının, sarının, morun, eflatunun…

Afişin kokusunu hiç düşündünüz mü?
Kitap kapağı nasıl kokar?
Harfler nasıl kokar?
Sözcükler nasıl kokar?
Gülümseme nasıl kokar?
Zil sesi nasıl kokar?
Okul nasıl kokar?
Sesin rengini hiç düşündünüz mü? Müziğin rengi…
Suya bir kavram yüklerseniz, bu ne olur? ( sevgi, korku vs. )
Eskiz - araştırma nasıl kokar?
Ekşi ne renktir?
Tatlı ne renktir?
Tuzlu ne renktir?
Acı ne renktir?
Kişilikler ne renktir?
Kokunun rengi nasıldır?
Sevginin kokusu nasıldır?
Heyecanın kokularını sayar mısınız?
Heyecanın renklerini söyler misiniz?
İletişim nasıl kokar ve ne renktir?
Uçmak ve renk; nasıl birleştirilir?
Kuvvetin rengi
Zamanın rengi
Zamanın kokusu
Güzelin rengi, kokusu…
Siz bu listeye neler eklerdiniz?
Sözcüklerin rengini düşündünüz mü hiç, ( hasret, sevgi, sarmalamak, gurur, isyan, zıtlık… Sizin sihirli sözcükleriniz… )
Sözcüklerin sesini düşündünüz mü?

*

EKŞİ : SARI = LİMON
TUZLU : YEŞİL, MAVİ = LAHANA PRASA
TATLI : KIRMIZI, PEMBE = ELMA
ACI : DERİN MAVİ, VİYOLET = PATLICAN

*** *** ***

Sözcüklerin kokusu : ( Bir öğrencimden )

hüzün : gri, kurşuni = kara bulutlar

ayrılık : sarı = kuru yapraklar

nefret : eski sevgilinin kokusu

gurur : açık mavi = denizler yada gök kadar büyük

hasret, özlem : asker yeşili

Gençlik de yeşil olabilir ama su yeşili berrak. ama bazen beyaz olur sudaki coşkun köpükler gibi ve nane kokar.. yada fesleğen..

***

Tasarıma geçelim;

Noktadan nasıl bir tasarım gerçekleştirirsiniz?
Çizgiden hareketle neyin, nasıl tasarımını yapardınız?
Dokudan hareketle neyin, nasıl tasarımını yapardınız?
Renkten hareketle neyin, nasıl tasarımını yapardınız?
Lekeden çıkışla nasıl bir tasarım, neyin tasarımını yapardınız?
Zıtlıktan çıkışla nasıl bir tasarım, neyin tasarımını yapardınız?
Nokta olsanız, renk olsanız, kelebek olsanız, çizgi olsanız nereye konmak, neyi sarmalamak, neyin odağında olmak, neyi beraberinizde getirmek isterdiniz?

***

Öykülemeye geçelim;

Aktarmaya, aktarıma yüzümüzü çevirelim…
Baktıklarınızdan hareketle kuracağınız öyküler, öğrencilerle, başkalarıyla iletişim kurmada oluşturacağınız öykülere yardımcı olacaktır.
İletişim kuracağınız kişilerle ilişkilerinizde kolaylaştırıcı olacaktır.
Bir alanda edindiğinizi diğer alana aktararak, transfer ederek yapacaksınız tüm bunları…

Buradaki öyküleriniz, kurgularınız, farklı ilişkilendirmeleriniz oluşturacağınız fotoğraflarınızın kurguları olabilir. (Yaratıcılık seminerimden)

Seminerime katılan, katkı veren, kitaplarını hediye tüm katılımcılara, meslektaşlarıma, sevgili öğrencilerimize teşekkürler…

Seminere katılanlar için,

“YARATICILIK” YAZILARIM

“YARATICILIK” SEMİNERİMİN İÇERİĞİ
http://www.tulaycellek.com/tulay/eser.asp?id=548
*
YARATICILIĞIN EĞİTİMDEKİ YERİ
http://www.tulaycellek.com/tulay/eser.asp?id=267
*
YARATICILIK VE ÖĞRENME
http://www.tulaycellek.com/tulay/eser.asp?id=332
*
YARATICILIĞIN YAŞAMDAKİ YERİNDE EĞİTİMİN ROLÜ
http://www.tulaycellek.com/tulay/eser.asp?id=313
*
YARATICILIK VE EĞİTİM SİSTEMİMİZDEKİ BOYUTU
http://www.tulaycellek.com/tulay/eser.asp?id=20
*
BİLİM, SANAT VE EĞİTİM ÜZERİNE
http://www.tulaycellek.com/tulay/eser.asp?id=312
*
GELECEĞİN ŞEKİLLENMESİ İÇİN EĞİTİMDE YARATICILIK
http://www.tulaycellek.com/tulay/eser.asp?id=532
*
SANAT VE BİLİM EĞİTİMİNDE YARATICILIK
http://www.tulaycellek.com/tulay/eser.asp?id=2
*
SANAT VE EĞİTİMİNDE TASARIM VE YARATICILIK ÜZERİNE
http://www.tulaycellek.com/tulay/eser.asp?id=566
*
EĞİTİMDE YARATICILIĞIN YAŞAMI
BURSA UÜ MYO ÖĞRENCİ KONGRESİ İÇİN BİLDİRİ
http://www.tulaycellek.com/tulay/eser.asp?id=1152
*
SAÇMALAMAK SERBEST
http://www.tulaycellek.com/tulay/eser.asp?id=1434
*
“NOKTA” ÜZERİNE
http://www.tulaycellek.com/tulay/eser.asp?id=131
*
Özgeçmiş - TÜLAY ÇELLEK
http://www.tulaycellek.com/tulay/eser.asp?id=608
*
DUYURULAR
http://www.tulaycellek.com/tulay/eserlistesi2.asp?alttur=duyuru
04-05-09 / İSTANBUL

Tülay ÇELLEK








<< Geri Dön [Okunma: 2026 ]


[ Yukarı çık ]    



© Her hakkı saklıdır.