Biletleri biriktiren kızın “anılarımı sıralıyorum” sözüne takılı kaldım bir süre. Ben de bazı programları saklarım. Özellikle içinde gittiğim etkinlikleri olanları. Bana anımsatmalar yapsın, yaşadıklarımı unutmamayım, diye. Ve bir gün onunla ilgili yazarım düşlemi nedeniyle.
Dedektif filmlerini, romanlarını severim. Merak beni arayışa çıkartır. Filmin adından böyle bir konusu olduğunu hissettim.
Araştırmayı seven biri olarak, filmin araştırmanın ne kadar önemli olduğunu vurguladığını belirtmek isterim. Ama geç kalmayan araştırma. Bir insanın hatta bir ülkenin geleceğini, yaşantısını değiştiren araştırma yapmak çok önemli. Fakat geç kalmadan, ertelemeden…
Başroldeki aktör rolüne çok uygun seçilmiş hem tip olarak, hem duruş olarak. Bana göre başarılıydı…
Bir iyilik, bir kötülükle gerçekleştirilmeye çalışılıyor.
Filmde zaman zaman yaşamın gerçekliğinden kopulup hayal dünyasının, düşünsel dünyanın gerçekliğine geçiliyor. Bu sahneler kendi içinde gerçekten çok gerçek. Bu sahnelerden biri bana yıllar önce radyoda dinlediğim bir piyesi anımsattı. “Bir ilkokul öğrencisi teneffüste bulduğu bir merdiveni duvara dayar. Amacı çatıya çıkmaktır. Merdivenlerden tırmanmaya başlar. Ama merdiven çürüktür. Bastığı bir basamak kırılır ve beyninin üzerine düşer, ölür. Suçlu aranır… Anne, baba, kardeşler, müdür, öğretmenler, arkadaşları ve hademeler katil çıkar. Yani bu ölümde herkesin payı vardır.“ Burada da suç paylaşılmalı gerçekten; anne, baba, kardeşler ve kendisi arasında.
Sürpriz kendine çıktı, yaptığı geç kalmış araştırmasında… Bizde bir atasözü vardır. “İyilik yap, denize at, seni bulur.” Kötülük yapmak da seni buluyor. Filmden çıkartılacak sonuç…
Görselliğe gelince, filmin konusuna koşut sahnelerden aklımda kalan bir sahne olmadı. Konuyu görsel bağlamda da vurgulayan sahneler olabilirdi tabii. Ama konu sürüklüyor.
Filmin adı: İz Sürücü
Yönetmen: Attila GALAMBOS
10 – 03- 2009 / İSTANBUL
|