Merhaba,
Sevgili arkadaşlar seçmeli son konu çalışmalarının teslim tarihi, son ders ve 8 0cak Pazartesi 17 00 ye kadardır. Ben de Salı tam gün çalışıp değerlendirmeleri bitireceğim ve dönemi kapatacağım. Final sınavında hiçbir şekilde, asla dönem içi çalışmalarınızı ve 1. vizenizi kabul etmeyeceğim. Bu konuda duyarlı davranacağınıza inanıyorum. Ayrıca finalde vizeden biraz daha farklı bir uygulama var. Bu da finalden sonra 2 gün içinde orijinalin teslim edilmesi…
Son derste, “ders” yapmayacağım. Son buluşmamızı başka türlü değerlendireceğiz…
Perşembe ve Cuma grubumun asistanları saydam valizini almaya gelmesinler lütfen. Gösteri yapmayacağım. Dönemin genel değerlendirmesini yapacağız birlikte, çay ve kahve eşliğinde. Özellikle asistan arkadaşlarıma bu özverileri, fedakarlıkları, sorumlu davranışları, örnek oluşları nedeniyle yere göğe sığdıramayacağım kadar büyük teşekkürlerimi ve sevgilerimi iletiyorum. Çok özelsiniz. Mecbur olmadığınız asistanlık yardımını aksatmadınız. Çok güzel bir davranıştı. Bir tanesiniz.
Sevgili arkadaşlar, çok özel bir kişiliğe sahipsiniz. Zeki olduğu kadar yaratıcısınız da. Gördük ki istediğinizde kendinizi çok iyi ifade ediyorsunuz. Ancak bunların ayırımında olmak kadar bu farkındalıklara yaşam tanımak gerekir. Bu ifadelendirmeler sözde kalmamalı. Bunun için de dünyayı, çevrenizi doğru sorgulayacağınıza, sorguladığınıza kuşkum yok. Ama çoğu zaman bir kişiyi unutuyorsunuz sorgulamak için; kendinizi... Eğer bir o kadar da kendimizi sorgularsak mazeretlerin arkasına gizlenmemeyi, mazeretlerin bizi yok etmesine izin vermemeyi öğrenmiş oluruz. Her şey sizde başlar, sizde biter. Kendinize bakınız, kendinizi görünüz lütfen.
Eğer bir insan çalışmayıp, sürekli etrafını eleştiriyorsa haksızdır. Eğer bir insan hem çalışıp – salt sözde değil, uygulama ile – hem de eleştiriyorsa haklıdır.
Özellikle devam etmek konusunda hassas davranmayan arkadaşlarımızın ortak bir mazereti var. “Bu sene en yoğun senemdi” veya yaklaşık, benzeşik mazeretler. Tabii burada arkadaşlarımızın mazeretler arkasına sığındığını biliyoruz. Aynı koşullarda olup devam eden arkadaşlarımız da var. Ve yine vaktinde çalışmalarını, 1. vizeyi veren değerli arkadaşlarımız var. Ben o arkadaşlarımı yürekten kutluyorum; güvenimi sarsmadıkları, zamanı iyi değerlendirdikleri, kendilerine saygı duydukları, mazeretlerin arkasına saklanmadıkları ve en önemlisi duyarlı davrandıkları için. Ayrıca kendilerine gönülden teşekkürlerimi iletiyorum. Çalışmalarınızı vaktinde alabilmem için sizi notla vs. ile tehdit etmem gerekmiyor. Sizin de, bu iyi niyeti kötüye kullanma hakkınız olmadığını bilmek gibi yetişkinliğe sahip olmanız gerekiyor; mazeretlerin, çevrenin arkasına gizlenmeden ve işleri lafta bırakmadan. Biliyorsunuz lafla peynir gemisi yürümüyor ve “laf uçuyor, yazı” – çizim kalıcı oluyor. Tarihe kalmak, uygarlıkları devam ettirmek, zenginleştirmek, çocuklarımıza iyi bir gelecek sunmak bunlardan geçer. Ayrıca benim de bir zamanım ve hayatım var. Bunun keyfi bir şekilde, düşünmeden kullanılmasından rahatsız olurum.
Monatigne’nin “Denemeler” isimli kitabını okumanızı öneririm. Özellikle de, “bana olanaklar tanısalardı – verselerdi neler neler yapardım” diyen insanları nasıl eleştirdiği bölümü…
Van’da kar yüzünden mahsur kalmam nedeniyle çok önemsediğim son dersimi, Çarşamba günü yapamadım. Bu Çarşamba da tatile gitti. Bu konuda Çarşamba dersim olan arkadaşlarıma bir önerim var. Finaliniz bir bucuk saat biliyorsunuz. Ve yine biliyorsunuz dersimiz 3 saat. Sınav bitiminde size, “içecekler benden desem” ve değerli fikirlerinizi, öneri, ve eleştirilerinizi böyle sıcak bir ortamda, sohbet niteliğinde alsam olabilir mi, lütfen. Bundan çok memnunluk duyarım. Amacım daha sonra dersimi seçecek öğrencilerime daha da faydalı ve eğlenceli bir atölye ortamı hazırlamak… Sizden buna katkı bekliyorum.
Biliyorsunuz ezber eğitim sisteminde sizler deneysel bir ders yöntemiyle karşılaştınız. “Öğrenci merkezli” dersi yaşama geçirmeye çok önem veriyorum. Dersimizin, katkılarınızla zenginleştiğine inanıyorum. Bu zenginlikten ben de çok yararlandım. Sizlere yürekten teşekkürlerimi, şükranlarımı iletiyorum. Gerçekten anlam yüklediğiniz iyi bir dönem geçirdik. Diliyorum ki bu güzelliğinizi, yaratıcı fikirlerinizi yaşamınızın her yönüne yayarak değişimde, yaşamın anlamında hak ettiğiniz yeri alırsınız…
Arkadaşlarım, sizleri çok sevdiğim ve değer verdiğim için iletişim kurmak gereği duydum. Tüm bunlar asla şikayet değildir, bir dostun paylaşımıdır, paylaşmak içindir…
Sevgiler, saygılar
Tülay ÇELLEK
2007 / İSTANBUL
Odam;
FİNAL TARİHLERİ:
SORU 3 ( FİNAL )
ÖĞRENCİ LİSTESİ
|
