Kemerlerimizi bağlamayalım. Hayallerimize binip uçuyoruz çünkü…
Yaratıcılık deneyimlerimizin, bir ormanı oluşturan ağaçların kağıtları kadar çok olan birikimlerimizin bir dergi sayfasına farklı bir şekilde özetlenmesi ve ilginç sunumudur. Algılarımız kadar sezgilerimizin seslendirilmesi ve görselleştirilmesidir.
Yaratıcılık arabanın hız güvenidir… Tadın meyvesidir. Kaldırma gücünün denizidir… Metalik grinin balığıdır. Güneşin ısısıdır; teninizi ıslatan. Kar tanelerinin yeryüzüne düşme romantizmidir; bir film afişini yaptıran… Mektubun aşkıdır; 20 sayfayı bir sayfaya indiren. Yağmurun giysilerde bakışa dönüşüdür. Çiçeğin tadıdır. Balın arısıdır. Açlığın ekmeğidir. Kokunun yeşilidir. Mavinin lezzetidir. Kırmızının uyumudur. Morun uçmasıdır. Anahtarın kelepçeleridir.
Yaratıcılık, sesin içinde sessizliktir. Suskunluğun içindeki çığlıktır. Dünyaya seslenmektir hiç kimsenin duymadığı, görmediği biçimde. İlgisizliğin içindeki ilgidir. Sığlığın içindeki derinliktir. Karenin içindeki karesizliktir. Dikdörtgenin içindeki yuvarlaklıktır. Ucu açık olandır…
Yaratıcılık kalbi satmaktır; reklamlarla… Bağırsakları yol yapmaktır; reklamın üzerinde neşeyle yürüdüğü… Mideyi vazo yapmaktır; çiçek satışlarını artırdığı… Sinirleri, damarları iki duvarın birleştiği kiriş yapmaktır; tek bir çizgiyle… Ahlaktır, doğruluktur; reklamla birleştiğinde. Bilgidir; tanıtımla evlendiğinde. Sayfadan taşan, arkasına baktıran, ‘devamında ne vardır,’ dedirten meraktır.
Yaratıcılık; anlamdır. Duyguya sestir, görüntüdür. Özgünlüktür. Başkasının yaptığını kopya etmek değildir. Karbon kağıdından kopyalama yapmak yerine yontu yapmaktır. Herkesin gittiği yoldan gitmemek veya herkesin gittiği yoldan başka tarafa bakmaktır.
Yaratıcılık bacakları arabanın motoru yapmaktır… Kolları derginin biçimi yapıp sarmalanmasını sağlamaktır, eve götürürken… Tasarımın sanatını yapmaktır, “işlevini nasıl aldırmaya dönüştürürüm,” diyerek…
Yaratıcılık çöp kutularına bakmak ve bulmaktır. Bulduğunu araştırmak, geliştirmektir. İstenileni değil, istenilmeyeni yapmaktır. Başkaldırıdır, tersten bakmaktır. Sesi görmek, görüleni duymaktır.
Yaratıcılık sağlam bir kova taşımak değildir. Delik kovayla betonu yıkamak, toprağı sulamak, çiçeği büyütmektir. Kapta kalanla yeni bir su deposunun dolmasını sağlamaktır.
Yaratıcılık çok yönlülüktür. Her şeyle beslenmesini bilmektir. Tasarım yapana şiirdir, şairin tasarımla ilgilenmesidir. Sanatçının bilim bilmesidir, bilim insanının sanata bakmasıdır. Felsefedir. Psikolojidir.
Yaratıcılığın sermayesi; hayalgücü, merak, bilgi ve araştırmaktır. Sezgi, görsel algıdır.
Yaratıcılık sekizi ikiye bölerek dört yapmak eksiltmek - azaltmak değil, iki sıfır yaparak çoğaltmaktır. Yaşamı kolaylaştırmaktır, hayatı ilginç kılmaktır. Görmeyene gördürmektir, okumayana okutmaktır. Mesaja su, toprak vermektir. Güneşi olmaktır.
Yaratıcılık, farklılığın sınırlarını zorlamaktır. Saçmalamaktır. Kuralların üzerinde yürümek, sek sek oynamaktır.
Yaratıcılık her ülkenin tuzunu öğrenmektir, her insanın şekerini görmektir. Kendini memnun etmektir. Gerilim hattında gerilimsizliğin ne demek olduğunu düşlemektir. Zamana karşı yarışmak, zaman tünelinde bakınmaktır. Zamanla iletişim kurmaktır. Yaprakla konuşmak, çiçekle dans etmektir. İlham vermek, ilhama gelmek ve ilham sunmaktır dünyaya.
Yaratıcılık gücün simgesidir, amblemi, logosudur. Hissetmektir, hissettirmektir. Kavramlarla düşünmektir. Bunlar için çok okumaktır, bakmaktır.
Yaratıcılık dişleri nar tanesi yapmak, nar tanesini diş ile ilişkilendirmektir. Tersten bakmaktır. Kökten süt sağmaktır. Parmağın ucuna göz koyup her yönden bakmaktır.
Yaratıcılık, saçları rüzgarla ilişkilendirmektir. Saçı yüze çizgi çizgi dökmektir. Saçı pişmaniye ile birleştirmektir. Saçtan yollar inşa etmek, sevdiğine kavuşmaktır. Saçla saz çalmaktır. Baştaki saçla ocaktaki sacı ilişkilendirmek her şeyi ateşe vermektir.
Yaratıcılık, seçici olmaktır. Seçenekliliğin bolluğudur. Ve birleştirendir… Fikirlerden fikir üretmektir. Üretirken eğlenmektir. Eğlenirken işe yaramaktır. Yaratıcının siyahın içindeki tek beyaz olarak riske girmesidir. Cesur davranmasıdır… Yaratıcılık, asık surata mizah yazmaktır. Güldürmektir. Eğlendirmektir. Annesinin “yapma” diye ciyak ciyak bağırdığı çocuğun inatla ve sevinçle su içinde sıçramasıdır…
Yaratıcılık bir süreçtir. Süreçte uyanık olmaktır, uyumaktır, çalışmaktır, espri yapmaktır. Başka işlerle de uğraşmak, kafayı dinlendirmek, gözü başka yerlere çevirmektir. Disiplinli çalışmaktır. Size verilen konunun sınırlılığı içinde özgürlüğü bulup çıkartmaktır. Yenilere, yeniliğe açık olmaktır. Uçmaktır, yürümektir. Yürürken hissetmektir; ayağını, kolunu, yüreğini, beynini. Yaratıcılık, beyne toka yerine kalem katmaktır…
Yaratıcılık balığı ağaca iyi bir nedenle çıkartmaktır. Değerini yitirmeden, kurutmadan ağacın yaprağındaki çiğden deniz yaparak yüzdürmektir.
Yaratıcı fikirlerin uygulanmasında doğru malzemenin seçimidir yaratıcılık… Deneme yapmaktır. Kuşku duymaktır. Kaygılı olmaktır. Kendini adamaktır. Karada çırpınmak, yüzmek, suda yürümek, yürütmektir.
Yaratıcılık çözümün çokluğudur. Çağrışımlar yapmaktır. Etkilemek ve etkilenmektir. Her şeyden, herkesten ve kendisinden yararlanmasını bilmektir. Anlamaktır. Gerektiğinde şok etmektir. Başkaldırıdır… Nesneler, olaylar arasında hiç kimsenin düşünmediği bağları kurmak, yeni ilişkilendirmeler yapmaktır.
Yaratıcılık kendini çizgi yerine koymak, kişiliğini çizgi ile tanımlamaktır. Çizginin yaşamdaki yerini - felsefesini düşünmektir. Çizgi olarak yazı, çizi dışında nesiniz, neye yarıyorsunuz? Ona bakmaktır. Çizgiye nasıl bir anlam yüklüyorsunuz? Bunu düşünmek, düşündürmektir. Siz bir çizgisiniz. Siz bir noktasınız. Siz bir dokusunuz. Ama nasıl bir doku karakterine sahipsiniz? Durumunuzu değiştirip bir de oradan kendinize bakmaktır. Herkesin baktığı yerden bakmamaktır yaratıcılık.
Yaratıcılık soru sormaktır. Çok fazla ve çeşitli yanıtlar bulmaktır… Yolun ortasında durmak, gördüğünüz şeye bakıp, “ben olsaydım bu konuda ne yapardım?” Sorusunu sormaktır. Yürüyüp geçmek değil, orada zamanı durdurmaktır.
Yaratıcılık not almaktır; yürürken, tuvalette, yatakta, yemek masasında, kırda uzanmış gökyüzüne bakarken… Sürekli çalışmak kadar dinlenmektir ve dinlemektir. Farklı yerlerde, farklı kişilerle bulunmaktır. Fark ederek yaşamaktır. Farklı olmaktır. Kendini farklılıkların içinde fark ettirmektir. Eleştirel bakmaktır. Kendine inanmaktır, güvenmektir. Kitap, dergi sahibi olmaktır.
Yaratıcılık, probleminizi oluşturmak ve çok değişik yollardan çözümler üretmektir. Soyut ve ıraksak düşünmektir.
Çözüm bulmak, yaratmak için;
Araştırmak
Biriktirmek
Beklemek
Bulmak
Geliştirmek
Ara vermek
Değerlendirmek gerekir.
Yaratıcılık doldurmak değil, boşaltmaktır. Sadeliktir. Fikirlere yaşam vermektir. Uygulamaktır.
Tüm buların başarılması eğitimden geçer. Eğitimde öğrencinin yaratıcılığını ortaya çıkartmak, salt malzemeyi tanımasını sağlamakla olamaz. Eğitimcinin fikirlerini hayata geçirmek veya verilen bilgiyi ezberlemekle de gerçekleşemez. Bunun için öncelikle birey eğitimi şarttır. Öğrencinin kendini ifade etmesine olanak tanımak gerekir. Yaratıcılığı besleyen donanımlı bir çevre lazımdır. Yaratıcılığı ortaya çıkartan nedenlerden biri de insana değer verip, moralinin yüksek tutulmasıdır. Ona güvenilmesidir.
Yaratıcılık eğitimle geliştirilir. Ama doğru, çağdaş yöntemleri olan bireye dayalı eğitimle…
23 – 12 – 2007
Tülay ÇELLEK
www.tulaycellek.com
ttcellek@gmail.com
Not: Bu yazı Reklam Yaratıcıları Derneği ARA’SIRA dergisinde yayınlanmıştır…
|